Cemevi saldırganı davası: Adli Tıp’tan rapor istendi
Ogün Akkaya
ANKARA– Muharrem Orucunun ilk günü olan 30 Temmuz’da Alevi kurumlarına eş zamanlı 5 saldırı gerçekleştiren şahısların yargılandığı davanın ilk duruşması Ankara Sıhhiye’deki 63. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Cumhuriyet Savcısı Rüstem Kocadağ’ın hazırladığı iddianamede, saldırganlar Ahmet Ozan Karaca, Çağdaş Can Bardakçı ve Baver Gül’ün ‘halkı alenen kin ve düşmanlığa tahrik’, ‘ibadet yerleri ve mezarlıklara zarar verme’, ‘inanç hürriyetinin kullanılmasına engel olma’ ifadeleri yer aldı. , düşünce ve görüş’. suçlarından dolayı cezalandırılmasını istedi.
Savcı, bu suçlamaların yanı sıra saldırgan Karaca’nın “silahla basit yaralama” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Gül ve Bardakçı’nın 11 yıl 4 aya, Karaca’nın da 12 yıl 10 aya kadar hapis cezası istendi.
ALEVİ KURUMLARININ AVUKATLARI KÜÇÜK SALONDA YAPILACAK DAVAYA TEPKİ VERDİ
Duruşmada ilk sırayı Demokratik Alevi Derneği Ankara Şubesi avukatı Deniz Can Aydın aldı. Aydın, “Bu olay adli bir dava sonucu üç kişinin çeşitli yerlere saldırısı değil. Alevilerin ibadet yerlerine saldırıdır” dedi. Duruşmanın geniş bir salonda yapılması talebini mahkemeye ilettiklerini belirten Aydın, “Sanıklara erişim fiilen engelleniyor” dedi.
Demokratik Alevi Derneği Ankara Şubesi adına söz alan avukat Ebru Akkal da duruşmanın yapılacağı salonun değiştirilmesini talep etti. Büyük salon talebinin mahkemeye sunulduğunu ancak son anda değiştirildiğini belirten Akkal, “Davaya tüm Alevi toplumunun katılma hakkı var. Bu sağlıksız ortamda duruşma yapılamaz. ‘Sahte’ bir yargılamayı kabul etmiyoruz.”
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin avukatı Hüsniye Şimşek de duruşmanın küçük salonda yapılmasına tepki gösterdi. Şimşek, duruşmaya katılmak isteyenler olduğunu ancak kendilerinin dışarıda kaldığını söyledi. Sanıkların mahkeme salonuna getirilmemesiyle ilgili Şimşek, “Etkili bir yargılama yapılacaksa sanıklar mahkeme huzuruna çıkarılsın. Sanıkların yüz ifadeleri, vücut dilleri görülmeli. Aleviler birbirine bastırılıyor. Bu bir yargılama değil, bir cezadır. Yargı makamları bizi cezalandırıyor. Bunu kabul etmiyoruz.” dedim.
Davaya katılan Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu da büyük salon talebini yenileyerek sanıkların salona getirilmesini talep etti.
AVUKATLARIN BÜYÜK ODA İSTEĞİ REDDEDİLMİŞTİ
Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmanın daha geniş bir salonda yapılmasına ve sanıkların SEGBİS ile hazırlanmasına karar verdi. Alevi kurumlarının avukatları, davanın küçük salonda devam etmesine tepki gösterdi. Duruşmaya kimlik tespiti ile devam edildi. Duruşmaya SEGBİS üzerinden tutuklu tek sanık Ahmet Ozan Karaca katıldı. Alevi kurumlarının avukatları hakime, “Ceza ehliyeti olmadığı iddia edilen bir sanığı görmeyecek misiniz? Eylem ve tavırlarına bakmayacak mısınız?” O sordu.
Duruşmada konuşan Demokratik Alevi Derneği Ankara Şubesi Avukatı Deniz Can Aydın, “Bu saldırının arkasındaki gerçek iradenin ortaya çıkarılması için hukuk kuralları çerçevesinde maddi gerçeğin araştırılması gerekir” diyerek, talepte bulundu. davayı yürüten yargıcın görevden alınması.
Duruşmaya SEGBİS üzerinden katılan tutuklu Ahmet Ozan Karaca, “Tutuksuz yargılanmak istiyorum. Tutuksuz yargılanmak istiyorum” dedi.
‘Suçlamaların hiçbiri tutuklamayı zorunlu kılan katalojik bir suç değil’
Ahmet Ozan Karaca’nın avukatı Yusuf Ziya Ünsal, Karaca için verilen sağlık raporunun açık ve net olduğunu belirterek, Karaca’nın serbest bırakılması gerektiğini söyledi. Karaca’nın firar şüphesi bulunmadığını belirten Ünsal, “Suç ehliyetinin bulunmadığına dair bilirkişi raporu verilen kişinin yargılanmasına devam edilemez. Savunması alınmalı ve serbest bırakılmalıdır. Adli işlem zorunludur. Bu kişiyi gözaltında tutamayız. Serbest bırakılması gerekiyor. Suçlamaların hiçbiri gözaltını zorunlu kılan katalog suçlardan değil.”
‘DAVALI, HASİP KAPLAN VE FERHAT ENCÜ’YÜ DEĞERLENDİRECEKTİR’
Alevi kurumları adına konuşan avukat Coşkun Özgür Püroğlu, cemevi saldırganı Karaca’nın cebir ve şiddet kullanarak Alevi toplumu hedef aldığını söyledi. Karaca’nın TCK 309’dan “anayasaya aykırılık” suçundan yargılanması gerektiğini belirten Püroğlu, sanık Karaca’nın telefonunda silah fotoğrafının çıktığını, sanığın eski HDP milletvekilleri Hasip Kaplan ve Ferhat hakkında da araştırma yaptığını söyledi. Encü. Sanık Karaca’nın Hasip Kaplan ve Ferhat Encü ile mücadele etmek istediğini söylediğini hatırlatan Piroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu durum sanık Karaca’nın Kürtleri de hedef aldığını ortaya koyuyor. Hedefinde hem Aleviler hem de Kürtler var. Bu saldırının arkasında karanlık güçlerin olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu güçler ortaya çıkmıştır. Alevilere ve Kürtlere yönelik tüm saldırıların üstü örtülmüştür. Sanık, belki Hasip Kaplan” veya Ferhat Encü. Kaplan ve Encü’nün bir sonraki duruşmada tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum. Sanık Karaca’ya verilen rapor tıp fakültesinden veya adli tıp kurumundan alınmadı. Bu rapor şüphelidir. Hukuki ve vicdani olarak serbest bırakılması haksız bir karar olur.”
‘BU KİŞİ AKILLI BİR İNSAN’
Duruşmaya, mağdurların kimlik tespiti ile devam edildi. Şahı Merdan Cemevi’ndeki ibadet sırasında yaralanan Hüseyin Kılıç şikayetinden vazgeçtiğini söyledi. Bir diğer mağdur olan Kazım Erbektaş, “Akli dengesi yerinde olmayan kişi hedefi bulamaz. Doğrudan cemevine saldıramaz” dedi. Türkmen Alevi Derneği lideri, “Kalbinden bıçakla sekreterimizi öldürmeye çalışıyor. Diğer cemevlerine gidip onlara saldırıyor. Soğukkanlılıkla çıkıp üç kuruma daha saldırıyor. Bu kişi akıllı bir insan.” .”
‘İNTERNETTE YAZILI OLANLARI AÇIKLAYARAK BU RAPORLARI ALDILAR’
Alevi Bektaşi Örgütleri Birliği Federasyonu avukatı Serhat Ergün, tutuklu Karaca’nın akli dengesinin yerinde olmadığı kararına tepki gösterdi. Karaca’ya uygulanan testin cevaplarının internette olduğunu söyleyen Ergün, “Rapor gelmeden önce bir rahatsızlığı yok. İnternette yazılanları anlatarak bu raporu alıyor. Tutukluluğu devam etmeli.”
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin avukatı Ayça Çağlar, ‘akli dengesi yerinde değil’ raporunun şehir hastanesinden değil Adli Tıp Kurumu veya üniversite hastanesinden alınması gerektiğini söyleyerek, “Kimse taşıyamaz” dedi. soğukkanlı bir şekilde böyle bir eylemi tek başına dışarı.”
BİR SONRAKİ DURUŞMA 27 ŞUBATTA GÖRÜLECEK
Ahmet Ozan Karaca’nın avukatı Yusuf Ziya Ünsal, “İfademizi vermeye hazırız. Bugün bu ifade alınmazsa bugünden sonra ifade vermeyeceğiz. Akıl hastalığı olsa bile sanığın ifadesi alınmalı” dedi. Duruşma savcısı, tutuklanmasına karar vererek sanık Karaca için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor istedi.
Mahkeme, Karaca’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Karaca, akli dengesinin durumuyla ilgili yeni rapor için Adli Tıp Kurumu’na sevk edilecek. Davanın bir sonraki duruşması 27 Şubat saat 10.00’da görülecek.
Duruşmanın ardından Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yapmasına izin verilmedi.
haberreyhanli.xyz